Zeki Gündüz 08.04.2009
tarihli Dünya Gazetesindeki köşe yazısında, faturalardaki yüksek iskontoların
veya (0) sıfır bedelli mal teslimlerinin, Mali İdare açısından sorun teşkil
ettiğini belirtmiş ve konuyla ilgili 2009 tarihli bir muktezaya köşesinde yer
vermiştir. Mukteza şöyledir:
"TC Gelir İdaresi Başkanlığı
… Vergi Dairesi Başkanlığı
İlgi: ../../2009 tarihli dilekçeniz.
İlgi dilekçenizde; satışlarınızı artırmak amacıyla
…kampanya yapmayı düşündüğünüzü, şirketiniz tarafından belirlenecek kampanya
koşulları çerçevesinde, …larının; …lerin kendilerinden yapacakları belirli
oranlardaki alımlarına karşılık aylık bazda (belirli bir dönemde) bedelsiz
olarak ürün teslim edecekleri ve şirketinizce, …bedelsiz olarak teslim
ettikleri ürün miktarı kadar bedelsiz ürün teslimatı yapılacağı belirtilerek,
…bedelsiz olarak teslim edilecek ürünlerin sevk irsaliyesi ve sıfır bedelli
fatura düzenlenmek suretiyle katma değer vergisi hesaplanmaksızın
belgelendirilmesinin mümkün olup olamayacağı hususlarında tereddüt oluştuğundan
başkanlığımız görüşünün sorulduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 25/a
maddesinde, teslim ve hizmet işlemlerine ilişkin olarak düzenlenen fatura ve
benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki
iskontoların, katma değer vergisi matrahına dahil olmayacağı hükme
bağlanmıştır.
Buna göre; malın teslimine ve hizmetin yapılmasına
ilişkin olarak düzenlenecek faturalarda, ticari teamüllere uygun olarak ayrıca
gösterilen iskontolar, katma değer vergisi matrahına dahil olmayacaktır. Diğer
bir anlatımla faturanın düzenlenmesini gerekli kılan işlem ve bu işleme bağlı
olarak yapılan iskontonun aynı faturada yer alması şartına bağlı olarak
iskonto, katma değer vergisi matrahına dahil edilmeyecektir.
Konuya ilişkin olarak yayımlanan 26 Seri Numaralı
Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nin; "Fatura ve Benzeri Belgelerde
Ayrıca Gösterilmeyip, Yıl Sonlarında, Belli Bir Dönem Sonunda ya da Belli Bir
Ciro Aşıldığında İskontolarda Durum" başlıklı L/2 bölümünde;
"Fatura ve benzeri belgelerde ayrıca
gösterilmeyip, yıl sonralarında, belli bir dönem sonunda ya da belli bir ciro
aşıldığında (satış primi, hasılat primi, yıl sonu iskontosu gibi adlarla)
yapılan ödemeler ise katma değer vergisine tabi olacaktır
Zira, bu tür bir iskonto doğrudan satılan malla
ilgili değildir. Burada söz konusu olan iskonto, firmanın yaptığı ek bir
çalışmanın ya da çabanın sonucu olarak doğmaktadır. Dolayısıyla yapılan iş ana
firmaya karşı verilen bir hizmettir. Çünkü, ana firma ile satıcı firma arasında
düzenlenen sözleşmeye göre (yazılı veya sözlü), satıcı firma sözleşmenin
hükümlerine uygun olarak belli bir çabayı göstermiştir ki (belli bir hizmeti
vermiştir ki) ek ödemeye (iskontoya) hak kazanmıştır.
Bu nedenle, yukarıda belirtilen şekilde uygulanan ve
Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 4. maddesi çerçevesinde "hizmet"
kapsamına giren bu işlemlere ait iskontolar, aynı kanunun 1/1. maddesi uyarınca
vergiye tabi tutulacaktır." denilmektedir.
Buna göre; belirli dönem veya şartların
gerçekleşmesine bağlı olarak (satış primi, hasılat primi, yıl sonu iskontosu
gibi adlarla anılan) yapılan ödemeler ciro primi olarak değerlendirileceğinden
hizmet ifasında bulunan taraf (alıcı) bunu hizmet faturası düzenlemek suretiyle
belgelendirirken, satıcının ise yapılan hizmetin karşılığında emsal bedel
üzerinden satış faturası düzenlemesi gerekmektedir.
Bu nedenle; şirketinizin …belirli dönemlerdeki
(aylık periyot) alışlarına karşılık bedelsiz ürün verilmesi şeklinde
gerçekleştireceği kampanya kapsamında yapacağı bedelsiz ürün teslimleri ciro
primi addedilmek suretiyle Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 1/1'inci maddesi
kapsamında katma değer vergisi hesaplamak suretiyle fatura ile belgelendirmesi,
buna binaen hizmet ifasında bulunan ecza depolarının da şirketiniz adına hizmet
faturası düzenlemesi gerekmektedir."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder