Anayasa Mahkemesinin, 15 Ekim tarihli toplantısında,
başta yatırım indirimi süresinin sınırlandırılması gibi 5749 sayılı Kanunla
getirilen bazı hükümleri iptal etmesi, bu hükümlerden etkilenen mükellefleri
sevindirmiş, vergi hukukçularını da vergi gibi idare hukukunun en zorlu
alanlarından birinde hukukun üstünlüğünün belgelenmesi adına ümitlendirmiştir.
Anayasa Mahkemesi, 5749 sayılı Kanunla Gelir Vergisi
Kanunu'nun geçici 69. maddesinde yer alan "sadece 2006, 2007 ve 2008 yıllarına
ait" ibaresinin iptal edilerek yatırım indiriminden yararlanma hakkının sınırlandırılmasını
anayasaya aykırı bulmuştur.
Bu iptal kararı, kararın yayınlanması ile birlikte
yürürlüğe girecektir.
Anayasa Mahkemesi ayrıca 5479 sayılı kanununun
yatırım indirimi düzenlemesini 1.1.2006 tarihinde yürürlükten kaldıran düzenlemesini
de iptal etmiş ve yatırım indirimi istisnasının yürürlükten kalkma tarihi 5479 sayılı
kanunun yürürlük tarihi olan 8.4.2006 tarihi olmuştur. Bu durumda mükelleflerin
8.4.2006 tarihine kadar yapmış oldukları Gelir Vergisi Kanunu'nun 19. maddesi
kapsamındaki yatırımları, 1.1.2006 tarihinden önce başlayan yatırımlarla bir
bütünlük oluşturmasa dahi yatırım indiriminden yararlanacaktır.
Anayasa Mahkemesinin bu kararları karşısında iptal
edilen hükümlerden etkilenen mükellefler ne yapacaktır.
Geçmişte bazı mükellefler iptal edilen hükümlere
karşı yargıya başvurmuşlardır.
Vergi hukukçularına göre, bu kararlar, yatırım
indirimi konusunda, görülmekte olan davalarda hemen uygulanabilecektir. Bu
hukukçular tarafından, Anayasa Mahkemesi kararlarında kararın yürürlüğe giriş
tarihinin ileri bir tarih olarak belirlenmesinin, bu kararların görülmekte olan
davalarda hemen uygulanmasına engel olmadığı, idari yargı anlayışının da
"mahkemelerin anayasaya aykırılığı sabit olmuş hükümlerin kararlara esas
olamayacağı" yönünde olduğu belirtilmektedir. (Bumin Doğrusöz, Veysi
Seviğ, Hakan Uzeltürk)
İptal edilen hükümlere karşı geçmişte dava
açmayanlar dava açmak için Anayasa Mahkemesi Kararlarının Resmi Gazetede
yayınlanmasını beklemek zorundalar mıdır? Örneğin önümüzdeki üçüncü Geçici
Vergi beyannamesinde, 2008 yılı sonu itibariyle indirilememiş, devreden yatırım
indirimi harcama tutarlarının endekslenmiş şekliyle indirim konusu
yapılabilmesi için bazı yazarlar Anayasa Mahkemesi kararlarının yayımının
beklenmesi gerektiği veya en azından idarenin bu konuda açıklama yapması
gerektiği, bazı yazarlarsa iptal edilen hükümlerin hemen uygulanabileceği
görüşündedirler.
Bu yazarlar geçici vergi beyannamesinde devreden
yatırım indiriminin kazançtan indirilmesi halinde, idarenin yapacağı cezalı
tarhiyatın vergi mahkemelerince iptal edileceği tahmin edilmektedir. Gerekçe
olarak da hem adli yargı hem de idari yargıda mahkemelerin anayasaya aykırılığı
tescil edilmiş olan hükümleri, Anayasa Mahkemesi kararının yürürlüğe girmediği
gerekçesiyle uygulamalarının mümkün olmadığı savını öne sürmektedirler.
Ancak beklenen, İdarenin bir genel tebliğ veya bir
sirkülerle konuyu hemen açıklaması ve mükellefleri rahatlatmasıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder