YATIRIM
DÖNEMİNDE DİĞER FAALİYETLERDEN ELDE EDİLEN KAZANÇLARA İNDİRİMLİ KURUMLAR
VERGİSİ UYGULAMASI
6322 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelerden önemli
bir tanesi de, mükelleflere yatırım dönemlerinde diğer faaliyetlerden elde
ettikleri kazançlara indirimli kurumlar vergisinin uygulanmasına olanak
sağlanmasıdır. Getirilen yeni düzenlemeyle birlikte yatırımcıların işletme
döneminden önce de indirimli kurumlar vergisinden yararlanabilmeleri mümkün
hale gelmiş, aynı zamanda yatırımcılara teşvik belgesi kapsamındaki yatırımları
dışındaki faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlarına da yatırım döneminde
indirimli oran uygulanması imkânı sağlanmıştır.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın vermiş olduğu
özelgelerde, “Yatırım dönemi”
ifadesinden, yatırıma fiilen başlanılan tarihi içeren geçici vergilendirme
döneminin başından tamamlama vizesi yapılması amacıyla Ekonomi Bakanlığına
müracaat tarihini içeren geçici vergilendirme döneminin son gününe kadar olan
sürenin anlaşılması gerektiği açıklanmıştır.
Kanunda, teşvik belgesine bağlanmış yatırımlarda,
özellikle de tevsi yatırımlarda, kısmen işletmeye geçilen dönemden itibaren
diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara indirimli kurumlar vergisi
uygulamasının sona erip ermeyeceği konusunda mevzuatta açık bir düzenleme bulunmamaktadır.
Ancak gerek konuyla ilgili olarak verilen özelgeler, gerekse de Sirküler
Taslağı incelendiğinde, mükelleflerin kısmen işletmeye geçen yatırımlarından
elde ettikleri kazançların, yatırım döneminde diğer faaliyetlerinden elde
ettikleri kazançlarla birlikte, yatırım döneminde indirimli kurumlar vergisine
tabi tutulacağı sonucu çıkmaktadır.
(Mehmet Emek KURT Vergi Dünyası Nisan 2015)
T.C.
GELİR
İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR
VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef
Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı:
84098128-125[32A-201322]-436
Tarih:
17.07.2014
Konu:
Tevsi yatırımda indirimli kurumlar vergisi hesaplanması.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, faaliyet
konusu demiryolu taşımacılığı olan şirketinizin 15.06.2012 tarih ve 2012/3305
sayılı Bakanlar Kurulu Kararına (BKK) göre alınmış yatırım teşvik belgesine
sahip bulunduğu, yatırım konusunun 108 adet vagon alımı olduğu, vagonlardan 25
adedinin 2013/Haziran; 25 adedinin de 2013/Temmuz ayında alındığı ve
alındıkları aylarda aktifleştirildikleri, alınan vagonlardan elde edilen kazanç
ayrı hesaplarda takip edilemediğinden kazancın oranlama yapılarak tespit
edileceği ve yatırımın BKK’nın 17’nci maddesinde belirtilen öncelikli yatırım
konularından olması nedeniyle 5. bölge teşviklerinden yararlanıldığı
belirtilmiş olup;
·
Yatırımın devam ettiği ve yatırım teşvik belgesinin
henüz kapanmadığı dönemde diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara indirimli
kurumlar vergisi uygulanıp uygulanmayacağı,
·
İlk yıl aktifleştirilmesi zorunlu ve diğer yıllar
ihtiyari olan finansman giderleri ile kur farklarının yatırıma katkı tutarının
tespitinde dikkate alınıp alınamayacağı,
·
Tevsi yatırımdan elde edilen kazanç hesaplanırken
oranlama işleminin ne şekilde yapılacağı ve oranlama yapılırken sadece
kıymetlerin aktifleştirildikleri ayların mı dikkate alınacağı hususlarında
Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32/A maddesinde;
“(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet
gösteren kurumlar, iş ortaklıkları, taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283
sayılı Kanun ile 8/6/1994 tarihli ve 3996 sayılı Kanun kapsamında yapılan
yatırımlar ile rödovans sözleşmelerine bağlı olarak yapılan yatırımlar hariç
olmak üzere, bu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen ve Ekonomi Bakanlığı
tarafından teşvik belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar,
yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine başlanılan hesap döneminden
itibaren yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden
kurumlar vergisine tabi tutulur.
(2) Bu maddenin uygulamasında yatırıma katkı tutarı,
indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi
yoluyla yatırımların Devletçe karşılanacak tutarını, bu tutarın yapılan toplam
yatırıma bölünmesi suretiyle bulunacak oran ise yatırıma katkı oranını ifade
eder. Bakanlar Kurulu;
c) Yatırıma başlanan tarihten itibaren bu maddeye
göre hesaplanacak yatırıma katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı
tutarının %50 sini ve gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını geçmemek
üzere; yatırım döneminde kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen
kazançlarına indirimli kurumlar vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma
katkı tutarını kısmen kullandırmaya, bu oranı her bir il grubu için sıfıra
kadar indirmeye veya %80'e kadar artırmaya,
yetkilidir.
(4) Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme
bütünlüğü çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi
halinde, indirimli oran bu kazanca uygulanır. Kazancın ayrı bir şekilde tespit
edilememesi halinde ise indirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi
yatırım tutarının, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit
kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması
suretiyle belirlenir. Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit
kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır.
İndirimli oran uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği
geçici vergi döneminde başlanır...” hükümlerine yer verilmiştir.
19.6.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan
2012/3305 sayılı BKK’nın “Vergi indirimi” başlıklı 15’inci maddesinde indirimli
kurumlar vergisine ilişkin hükümlere yer verilmiş olup bu maddenin beşinci
fıkrasında toplam yatırıma katkı tutarına mahsuben, gerçekleştirilen yatırım
harcaması tutarını aşmamak ve yatırımların gerçekleştirildiği bölgelere göre
farklı oranlarda olmak üzere, diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara da
indirimli kurumlar vergisi uygulanabileceği hükme bağlanmıştır.
Bu çerçevede, 2012/3305 sayılı BKK’ya göre yatırım
teşvik belgesine bağlanan yatırımlardan henüz kazanç elde edilmemiş olsa dahi
“yatırım döneminde” belirli oranlarda ve 01.01.2013 tarihinden itibaren elde
edilen kazançlara uygulanmak üzere, diğer faaliyetlerden elde edilen kazançlara
indirimli kurumlar vergisi uygulanması mümkündür.
Öte yandan, indirimli kurumlar vergisi uygulanacak
kazançların ayrı hesaplarda takip edilmesi gerekmektedir. Ancak, kazancın ayrı
olarak takibine imkan bulunmayan hallerde indirimli kurumlar vergisi oranının
uygulanacağı kazanç, yapılan yatırım tutarının dönem sonunda kurumun aktifine
kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait
tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenecektir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre;
·
2012/3305 sayılı BKK’ya göre alınmış yatırım teşvik
belgesi kapsamındaki yatırımınız devam ederken, diğer faaliyetlerden elde
edilen kazançlara BKK’nın 15’inci maddesinin beşinci fıkrası dikkate alınarak
indirimli kurumlar vergisi uygulanması mümkündür.
“Yatırım dönemi” ifadesinden, yatırıma fiilen
başlanıldığı tarihi içeren geçici vergilendirme döneminin başından tamamlama
vizesi yapılması amacıyla Ekonomi Bakanlığı’na müracaat tarihini içeren geçici
vergilendirme döneminin son gününe kadar olan sürenin anlaşılması; yatırımın
fiilen tamamlandığı tarihin, tamamlama vizesinin yapılmasına ilişkin olarak
Ekonomi Bakanlığına müracaat tarihinden önceki bir geçici vergilendirme
dönemine isabet etmesi halinde ise yatırımın fiilen tamamlandığı tarihi içeren
geçici vergilendirme döneminin son gününün dikkate alınması gerekmektedir.
Bu uygulama dışında, yatırımın tamamlanma oranı veya
benzeri herhangi bir hesaplama yapılmayacaktır.
·
Yatırımların finansmanında kullanılan kredilere
ilişkin faiz giderleri ile yurt dışından döviz kredisi ile sabit kıymet ithal
edilmesi nedeniyle ortaya çıkan kur farklarının, aktifleştirme tarihine kadar
olan kısmının maliyete intikal ettirilmesi; aktifleştirildikten sonraki döneme
ilişkin olanların ise seçimlik hak olarak doğrudan gider yazılması veya
maliyete intikal ettirilmek suretiyle amortismana tabi tutulması mümkün
bulunmakta olup 163 ve 334 seri no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde
yapılan açıklamaların dikkate alınması gerekmektedir.
Öte yandan faiz giderleri ve kur farkları, indirimli
kurumlar vergisine esas olan yatırıma katkı tutarını değiştirmeyecek, Ekonomi
Bakanlığı’nın teşvik belgesine göre belirlenen indirimli kurumlar vergisine
esas yatırıma katkı tutarı finansman giderleri dolayısıyla artmayacak veya
azalmayacaktır.
·
Tevsi
yatırımlarda, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan sabit kıymet
tutarının hesabında bu kıymetlerin birikmiş amortismanlar düşülmeden önceki
brüt tutarlarının dikkate alınması, “sabit kıymet” ifadesinden de Vergi Usul
Kanunu’nun 313’üncü maddesi uyarınca amortisman mevzuunu oluşturan iktisadi
kıymetlerin anlaşılması, dolayısıyla arazi-arsa ve amortismana tabi olmayan
diğer kıymetlerle ilgili harcamaların indirimli kurumlar vergisinden
yararlanacak kazancın tespitinde dikkate alınmaması gerekmektedir.
Tevsi yatırımlardan elde edilen kazancın ayrı bir
şekilde tespitinin mümkün olmaması halinde, indirimli oran uygulanacak kazancın
hesaplanmasında tevsi yatırım tutarının dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı
bulunan toplam sabit kıymet tutarına oranlanması suretiyle belirlenen oran her
yıl ayrı ayrı tespit edilerek uygulanacaktır.
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32/A maddesinde yer alan
“Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı
değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır.” ifadesi ile
kastedilen ise sabit kıymetlerin gerekli şartların oluşması halinde yapılan
enflasyon düzeltmesi sonucu oluşan yeniden değerlenmiş değerinin dikkate
alınması gerektiğidir. Dolayısıyla, gerekli şartların oluşması halinde
yapılacak enflasyon düzeltmesi dışında başkaca bir değerleme yapılmayacaktır.
Ayrıca mevcut sabit kıymet tutarı, indirimli
kurumlar vergisi uygulanacak kazancın tespit edileceği geçici vergilendirme
dönemleri için, ilgili geçici vergilendirme döneminin son günü; hesap dönemleri
için ise ilgili hesap döneminin son günü itibariyle tespit edilecek ve
indirimli oran uygulanacak kazancın bulunmasında dikkate alınacaktır.
Bu çerçevede, tevsi yatırımdan elde edilen kazanç
hesaplanırken bulunan oran bütün bir yılın gelirine uygulanacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(Vergi Dünyası Mart 2015)
Yatırım
Teşvik Belgesi Sahibi Mükelleflere Belge Kapsamında Teslim Edilen Makine,
Teçhizat ve Hizmetler Nelerdir ve Teslim Edilen Bu Makine ve Teçhizatlara
İlişkin Sonradan Alınan Hizmetlerde KDV Tahsili Mümkün müdür?
KDV
Kanunu’nun 13. maddesinin (d) bendinde Yatırım Teşvik Belgesi sahibi
mükelleflere belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri KDV’den istisna
edilmiş olup, KDV Genel Uygulama Tebliği’nde konuyla ilgili yukarıda
bahsedildiği üzere bizzat teslimi yapan mükellef tarafından yatırım
mahallindeki kurulum ve montaj işleri teslimden ayrı olarak fiyatlandırılmadığı
sürece istisna kapsamında değerlendirilecek ve istisna montaj ve bakım dahil
toplam bedele uygulanacaktır. Öte yandan yine aynı Tebliğ’e göre yatırım teşvik
belgeli yatırım mallarına teslimden ayrı olarak verilen tadil, bakım, onarım
gibi hizmetler ile başka mükelleflerden alınan (teslimi yapan mükellef
tarafından alt yüklenicilerden alınan ve bedeli Yatırım Teşvik Belgesi sahibi
mükellefe ayrıca yansıtılanlar dahil) kurulum, montaj ve benzeri hizmetler ise
istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir.
(Özgür ALTIN AKYÜZ Sinem YEŞİLDAĞ DEMİR E-Yaklaşım /
Mart 2015)
İNDİRİMLİ ORANA TABİ
MATRAHIN TESPİTİNDE SABİT KIYMET VE YENİDEN DEĞERLEME İFADELERİNİN ANLAMI
İndirimli
kurumlar vergisi oranı düzenlemesinin tevsi yatırımlarda uygulaması özellik arz
etmektedir. İndirimli kurumlar vergisi oranına tabi olacak matrah, yapılan
yatırımın yeniden değerlenmiş toplam sabit kıymete bölünmesi suretiyle
belirlenecektir.
Uygulamada
sabit kıymet ifadesi ve yeniden değerlemeden ne kastedildiğine ilişkin
tereddütler meydan gelmiş ve bu konuda Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan mukteza
talep edilmiştir.
Başkanlık
muktezalarında müstekar hale gelmiş görüşe göre, sabit kıymetler amortismana
tabi varlıkları ifade etmektedir. Yeniden değerleme ile kastedilen ise
enflasyon düzeltmesi şartlarının oluştuğu dönemde enflasyon düzeltmesi
yapılması, aksi halde herhangi bir değerleme veya düzeltme işleminin
yapılmamasıdır.
Ancak
bu görüşlere iştirak etmemekteyiz. Zira muktezalarda ifade edilen görüşlere
ulaşma yöntemi VUK’un vergi kanunlarının yorumlanmasına ilişkin düzenlemelerine
aykırıdır. Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade etmektedir. Lafzın
açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının hükümleri konuluşundaki maksat,
hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı göz
önünde tutularak uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Muktezalarda kanun
lafzının açık olduğu bir durumda dahi lafza uygun görüş verilmesi gerekirken
kanunun ne kastettiği yorumlanmaya çalışılmıştır. Şöyle ki;
Bize
göre de “sabit kıymet” ifadesi konusunda lafız açık değildir. Ancak bu ifadenin
ne anlama geldiği düzenlemenin amacı göz önüne alınarak yorumlanmalıdır.
İndirim oranı ile yapılan tevsi yatırımdan elde edilen kazanca oranlama yoluyla
ulaşmak amaçlanmaktadır. Buna göre tevsi yatırımın işletmenin tüm yatırımları
içindeki oranı yatırımdan elde edilen kazancı tespit edebilmek için
kullanılacaktır. Bu amaç dikkate alındığında işletmelerin üretim araçlarını
oluşturan, aktifinde duran varlıklar grubunda yer alan maddi duran varlıklar
ile maddi olmayan duran varlıkların “sabit kıymet” olarak kabul edilmesi
gerekmektedir.
“Yeniden
değerleme” ifadesine ilişkin olarak ise lafzın açık olduğunu değerlendirmekteyiz.
Kanun, indirimli kurumlar vergisinden yararlanılacak hesap dönemi itibariyle
sabit kıymetlerin aktife girdikleri hesap dönemi sonu itibariyle yeniden
değerlenmiş tutarları üzerinden hesaplanacağını hüküm altına almıştır. Bu
noktada kanun lafzı açık olup herhangi bir yoruma ihtiyaç bulunmamaktadır.
Diğer yandan kanunun gerekçesinde de tevsi yatırım tutarının yeniden
değerlenmiş toplam sabit kıymet tutarına bölünmesinden bahsedilmektedir.
Enflasyon düzeltmesi ile ilişki kurulabilecek hiçbir ifade bulunmamaktadır.
Dolayısıyla kanunun enflasyon düzeltmesi ile ilgili bir kastının bulunduğunun
iddia edilemeyeceğini değerlendirmekteyiz.
(Ömer
PULAT Vergi Dünyası Şubat 2015)
SİVAS
VALİLİĞİ
Defterdarlık
Gelir Müdürlüğü
Sayı
: 67630374-125[2013-7]-5
Tarih
: 09/04/2014
Konu
: İndirimli Kurumlar Vergisi kapsamında yapılan
yatırımlar dolayısıyla hak kazanılan yatırıma katkı tutarından birden fazla
yılda yararlanılması hk.
..................................................................................................................................................
Bu
hüküm ve açıklamalara göre, yapılan yatırımlar dolayısıyla hak kazanılan
yatırıma katkı tutarından birden fazla yılda yararlanılması halinde, indirimli
oran uygulanacak kazanç, gerçekleştirilen tevsi yatırım tutarının her bir dönem
sonu itibarıyla şirketinizin aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet
tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle
belirlenecektir.
Öte
yandan, hak kazanılan yatırıma katkı tutarının izleyen yıllara değerleme
yapılarak devri hususunda mevzuatımızda herhangi bir hüküm bulunmadığından,
anılan yatırım teşvik belgeleriniz kapsamında gerçekleştirmiş olduğunuz
yatırımlar dolayısıyla hak kazanılan ancak kazanç yetersizliği nedeniyle ilgili
yılda kullanılamayan yatırıma katkı tutarının herhangi bir değerlemeye tabi
tutulmaksızın takip eden yıllara aktarılacağı tabiidir.
(Vergi
Dünyası Ocak 2015)
T.C. AFYONKARAHİSAR
VALİLİĞİ
Defterdarlık
Gelir Müdürlüğü
Sayı
: 63611781-125[32/A-2013/4 ]-10
Tarih
: 14/04/2014
Konu
:
İki ayrı yatırım teşvik belgesi kapsamındaki yatırımlardan elde edilen kazanca
uygulanacak indirimli kurumlar vergisi hk.
İlgide
kayıtlı özelge talep formunuzda, Şirketinizin 2009/15199 ve 2012/3305
sayılı Bakanlar Kurulu Kararlarına (BKK) göre düzenlenmiş iki ayrı yatırım
teşvik belgesi bulunduğu belirtilerek;
- 2009/15199 ve
2012/3305 sayılı BKK'ya göre düzenlenmiş iki ayrı yatırım teşvik belgesi
kapsamındaki yatırımlardan elde edilen kazanca indirimli kurumlar vergisi uygulamasında
hangi yatırım teşvik belgesine öncelik verileceği,
- 2012/3305
sayılı BKK'ya göre düzenlenmiş yatırım teşvik belgesi kapsamındaki tevsi
yatırımınız dışındaki diğer faaliyetlerinizden elde edilen kazançlara indirimli
kurumlar vergisi uygulanıp uygulanamayacağı,
- Kurumlar
vergisi beyannamesinde indirimli kurumlar vergisi uygulanacak matraha ve bu
matraha uygulanacak orana ilişkin olarak tek satır bulunması nedeniyle indirim
oranları farklı yatırım teşvik belgeleriniz kapsamında bu satıra yazılacak oranın
nasıl tespit edileceği hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
.................................................................................
Bu
hüküm ve açıklamalar çerçevesinde;
-Yatırım
teşvik belgesi kapsamındaki yatırımdan elde edilen kazanca ilgili teşvik
belgesinde yer alan vergi indirim oranı dikkate alınarak indirimli kurumlar
vergisi uygulanması esastır. Ancak, ilgili dönem safi kurum kazancının,
2009/15199 ve 2012/3305 sayılı BKK'ya göre düzenlenmiş iki ayrı yatırım teşvik
belgesi kapsamında bir hesap döneminde elde edilen toplam kazançtan düşük
olması halinde, her iki yatırım teşvik belgesi kapsamında ayrı ayrı elde edilen
kazancın bu yatırımlardan elde edilen toplam kazanca oranının safi kurum
kazancına uygulanması suretiyle, bu teşvik belgelerinde yer alan indirim
oranlarına göre indirimli kurumlar vergisi uygulanacaktır.
-2012/3305
sayılı BKK'ya istinaden düzenlenen yatırım teşvik belgesi kapsamındaki
yatırımınızdan henüz kazanç elde edilmemiş olsa dahi 01.01.2013 tarihinden
itibaren diğer faaliyetlerinizden elde edilen kazançlara, 2012/3305 sayılı
BKK'nın 15 inci maddesinin beşinci fıkrası dikkate alınarak indirimli kurumlar
vergisi uygulanması mümkün bulunmaktadır.
-Gerek
2009/15199 gerekse 2012/3305 sayılı BKK uyarınca düzenlenmiş yatırım teşvik
belgeleri kapsamındaki yatırımlarınızdan elde edilecek kazançlara uygulanacak
vergi indirim oranları farklı olduğundan, indirimli kurumlar vergisi uygulanmak
suretiyle ilgili dönemde yararlanılabilecek yatırıma katkı tutarının beyanname
dışında hesaplanması ve toplamda hesaplanan bu tutarı sağlayacak şekilde geçici
ve yıllık kurumlar vergisi beyannamelerine yazılacak oranın tespit edilmesi
gerekmektedir.
Bilgi
edinilmesini rica ederim.
(Vergi Dünyası Kasım 2014)
YATIRIMDA MEVCUT
FABRİKA BİNASININ YIKILARAK YENİSİNİN YAPILMASI HALİNDE YATIRIMA KATKI
TUTARININ HESAPLANMASI
İşletme
aktifine kayıtlı bir binanın yıkılarak, yerine yeni bina yapılması halinde
yıkılan binanın henüz itfa edilmemiş değerinin yeni binanın maliyet bedeline
dahil edilmesi ve amortisman yoluyla
giderleştirilmesi gerekmektedir. Yıkılan binanın yerine teşvik belgesi
kapsamında yeni bir bina yapılması halinde de yıkılan binanın itfa edilmemiş
değeri yeni binanın maliyet bedeline dahil edilmelidir. Ancak yeni binanın
maliyet bedeli içinde yer alacak eski binanın itfa edilmemiş değerinin yatırıma
katkı tutarının hesabında dikkate alınmaması gerekmektedir.
(M.
Emin AKYOL VD Ağustos 2014)
İki
ayrı yatırım teşvik belgesi kapsamındaki yatırımlardan elde edilen kazanca
uygulanacak indirimli kurumlar vergisi
T.C.
AFYONKARAHİSAR
VALİLİĞİ
Sayı : 63611781-125[32/A-2013/4 ]-10
14/04/2014
.....................................................................................
Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde;
-Yatırım teşvik belgesi kapsamındaki yatırımdan elde
edilen kazanca ilgili teşvik belgesinde yer alan vergi indirim oranı dikkate
alınarak indirimli kurumlar vergisi uygulanması esastır. Ancak, ilgili dönem
safi kurum kazancının, 2009/15199 ve 2012/3305 sayılı BKK'ya göre düzenlenmiş
iki ayrı yatırım teşvik belgesi kapsamında bir hesap döneminde elde edilen
toplam kazançtan düşük olması halinde, her iki yatırım teşvik belgesi
kapsamında ayrı ayrı elde edilen kazancın bu yatırımlardan elde edilen toplam
kazanca oranının safi kurum kazancına uygulanması suretiyle, bu teşvik
belgelerinde yer alan indirim oranlarına göre indirimli kurumlar vergisi
uygulanacaktır.
-2012/3305 sayılı BKK'ya istinaden düzenlenen
yatırım teşvik belgesi kapsamındaki yatırımınızdan henüz kazanç elde edilmemiş
olsa dahi 01.01.2013 tarihinden itibaren diğer faaliyetlerinizden elde edilen
kazançlara, 2012/3305 sayılı BKK'nın 15 inci maddesinin beşinci fıkrası dikkate
alınarak indirimli kurumlar vergisi uygulanması mümkün bulunmaktadır.
-Gerek 2009/15199 gerekse 2012/3305 sayılı BKK
uyarınca düzenlenmiş yatırım teşvik belgeleri kapsamındaki yatırımlarınızdan
elde edilecek kazançlara uygulanacak vergi indirim oranları farklı olduğundan,
indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle ilgili dönemde
yararlanılabilecek yatırıma katkı tutarının beyanname dışında hesaplanması ve
toplamda hesaplanan bu tutarı sağlayacak şekilde geçici ve yıllık kurumlar
vergisi beyannamelerine yazılacak oranın tespit edilmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
İndirimli
Kurumlar Vergisi kapsamında yapılan yatırımlar dolayısıyla hak kazanılan
yatırıma katkı tutarından birden fazla yılda yararlanılması hk.
T.C.
SİVAS VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Tarih 09/04/2014
Sayı 67630374-125[2013-7]-5
İlgide
kayıtlı özelge talep formunda, Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesi
kapsamındaki tevsi yatırımınızdan elde edilen kazancın ayrı olarak tespit
edilmesinin mümkün olmadığı ve bu nedenle yatırımın yapıldığı ilk yılda
indirimli oran uygulanacak kazancın tevsi yatırım tutarının dönem sonunda
kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına oranlanması
suretiyle hesaplandığı belirtilerek takip eden yıllarda indirimli kurumlar vergisi
uygulanacak kazancın tespitinde her yıl için yeni bir oran hesaplanıp
hesaplanmayacağı ile hak kazanılan yatırıma katkı tutarlarının yıllar
itibarıyla değerlenip değerlenmeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep
edilmektedir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa 5838 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle
eklenen 32/A maddesinde;
“(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar, iş
ortaklıkları, taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283 sayılı Kanun ile8/6/1994
tarihli ve 3996 sayılı Kanun kapsamında yapılan yatırımlar ile rödovans
sözleşmelerine bağlı olarak yapılan yatırımlar hariç olmak üzere, bu maddenin
ikinci fıkrasında belirtilen ve Hazine Müsteşarlığı tarafından teşvik belgesine
bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar, yatırımın kısmen veya tamamen
işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren yatırıma katkı tutarına
ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden kurumlar vergisine tabi tutulur.
(2) Bu maddenin uygulamasında yatırıma katkı tutarı, indirimli kurumlar vergisi
uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi yoluyla yatırımların devletçe
karşılanacak tutarını, bu tutarın yapılan toplam yatırıma bölünmesi suretiyle
bulunacak oran ise yatırıma katkı oranını ifade eder.
Bakanlar Kurulu;
a) İstatistikî bölge birimleri sınıflandırması ile kişi başına düşen milli
gelir veya sosyoekonomik gelişmişlik düzeylerini dikkate almak suretiyle illeri
gruplandırmaya ve gruplar itibarıyla teşvik edilecek sektörleri ve bu sektörler
ile organize sanayi bölgeleri, Gökçeada ve Bozcaada’da yapılan yatırımlara ve
Bakanlar Kurulunca belirlenen kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgelerinde
yapılan turizm yatırımlarına ilişkin yatırım ve istihdam büyüklüklerini
belirlemeye,
b) Her bir il grubu, stratejik yatırımlar veya (a) bendinde belirtilen yerler
için yatırıma katkı oranını % 55′i, yatırım tutarı 50 milyon Türk Lirasını aşan
büyük ölçekli yatırımlarda ise % 65′i geçmemek üzere belirlemeye, kurumlar
vergisi oranını % 90′a kadar indirimli uygulatmaya,
c) Yatırıma başlanan tarihten itibaren bu maddeye göre hesaplanacak yatırıma
katkı tutarına mahsuben, toplam yatırıma katkı tutarının %50′sini ve
gerçekleştirilen yatırım harcaması tutarını geçmemek üzere; yatırım döneminde
kurumun diğer faaliyetlerinden elde edilen kazançlarına indirimli kurumlar
vergisi oranı uygulatmak suretiyle yatırıma katkı tutarını kısmen
kullandırmaya, bu oranı her bir il grubu için sıfıra kadar indirmeye veya %80′e
kadar artırmaya,
ç) Yatırım harcamaları içindeki arsa, bina, kullanılmış makine, yedek parça,
yazılım, patent, lisans ve know-how bedeli gibi harcamaların oranlarını ayrı
ayrı veya topluca sınırlandırmaya,
yetkilidir.
…
(4) Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme bütünlüğü çerçevesinde
ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi halinde, indirimli oran
bu kazanca uygulanır. Kazancın ayrı bir şekilde tespit edilememesi halinde ise
indirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi yatırım tutarının, dönem
sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet tutarına (devam
eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle belirlenir. Bu
hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit kıymetlerin kayıtlı
değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır. Îndirimli oran
uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği geçici vergi
döneminde başlanır.”
hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükümlere göre; Bakanlar Kuruluna tanınan yetki çerçevesinde belirlenen ve
Hazine Müsteşarlığı/Ekonomi Bakanlığı tarafından teşvik belgesine bağlanan
yatırımlardan elde edilen kazançlar, yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete
geçtiği, dolayısıyla kazanç elde edilmeye başlanıldığı geçici vergi döneminden
itibaren yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden
kurumlar vergisine tabi tutulacaktır.
Bir yatırımın tevsi yatırım olarak kabul edilebilmesi için yatırım teşvik
belgesinde yatırım cinsinin tevsi yatırım olarak belirtilmiş olması
gerekmektedir. Tevsi yatırımlarda indirimli kurumlar vergisi uygulanacak
kazancın işletme bütünlüğü içinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespitinin
mümkün olduğu hallerde kazanç ayrı hesaplarda takip edilecek, kazancın bu
şekilde belirlenmesine imkan bulunmayan hallerde ise kazanç oranlama yapılmak
suretiyle tespit edilecektir. İndirimli kurumlar vergisi oranı uygulanacak
kazancın oranlama yapılmak suretiyle belirlenmesi seçimlik bir hak değildir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, yapılan yatırımlar dolayısıyla hak kazanılan
yatırıma katkı tutarından birden fazla yılda yararlanılması halinde, indirimli
oran uygulanacak kazanç, gerçekleştirilen tevsi yatırım tutarının her bir dönem
sonu itibarıyla şirketinizin aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet
tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması suretiyle
belirlenecektir.
Öte yandan, hak kazanılan yatırıma katkı tutarının izleyen yıllara değerleme
yapılarak devri hususunda mevzuatımızda herhangi bir hüküm bulunmadığından,
anılan yatırım teşvik belgeleriniz kapsamında gerçekleştirmiş olduğunuz
yatırımlar dolayısıyla hak kazanılan ancak kazanç yetersizliği nedeniyle ilgili
yılda kullanılamayan yatırıma katkı tutarının herhangi bir değerlemeye tabi
tutulmaksızın takip eden yıllara aktarılacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Tevsi yatırım
kapsamında bazı ünitelerin tamamlama vizesinden önce üretime başlaması halinde
indirimli kurumlar vergisinden yararlanmaya ne zaman başlanacağı hk.
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Tarih 10/11/2010
Sayı B.07.1.GİB.4.99.16.02-KVK-32/A-46
İlgide
kayıtlı dilekçenizde, Başkanlığımız … vergi kimlik numaralı mükellefi
olduğunuz, şirketinizin … fabrikasında gerçekleştirmeyi planladığı tevsi
yatırım kapsamında belli ünitelerin yatırım tamamlama vizesi
gerçekleştirilmeden devreye gireceği ve bu kısımlardan kazanç elde edilmeye
başlanacağı belirtilerek, indirimli kurumlar vergisinden yatırımın bir kısmının
tamamlanıp kazanç elde edilmeye başlandığı andan itibaren mi, yoksa yatırım
tamamlama vizesi yapıldıktan sonra mı yararlanılacağı konusunda Başkanlığımızın
görüşü talep edilmektedir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa 5838 sayılı Kanunun 9 uncu maddesiyle
eklenen 32/A maddesinde;
“(1) Finans ve sigortacılık sektörlerinde faaliyet gösteren kurumlar,
iş ortaklıkları, taahhüt işleri, 16/7/1997 tarihli ve 4283 sayılı Kanun ile
8/6/1994 tarihli ve 3996 sayılı Kanun kapsamında yapılan yatırımlar ile
rödovans sözleşmelerine bağlı olarak yapılan yatırımlar hariç olmak üzere, bu
maddenin ikinci fıkrasında belirtilen ve Hazine Müsteşarlığı tarafından teşvik
belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar, yatırımın kısmen veya
tamamen işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren yatırıma katkı tutarına
ulaşıncaya kadar indirimli oranlar üzerinden kurumlar vergisine tabi tutulur.
…
(4) Tevsi yatırımlarda, elde edilen kazancın işletme bütünlüğü
çerçevesinde ayrı hesaplarda izlenmek suretiyle tespit edilebilmesi halinde,
indirimli oran bu kazanca uygulanır. Kazancın ayrı bir şekilde tespit
edilememesi halinde ise indirimli oran uygulanacak kazanç, yapılan tevsi
yatırım tutarının, dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit
kıymet tutarına (devam eden yatırımlara ait tutarlar da dahil) oranlanması
suretiyle belirlenir. Bu hesaplama sırasında işletme aktifinde yer alan sabit
kıymetlerin kayıtlı değeri, yeniden değerlenmiş tutarları ile dikkate alınır.
İndirimli oran uygulamasına yatırımın kısmen veya tamamen faaliyete geçtiği
geçici vergi döneminde başlanır.”
hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan, 14/07/2009 tarihli ve 2009/15199 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile
yürürlüğe konulan “Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar”ın
uygulanmasına ilişkin usul ve esasları tespit etmek üzere Hazine Müsteşarlığı
tarafından yayımlanan 2009/1 no.lu Tebliğin 21 inci maddesinde, “Vergi
İndirimi” uygulamasına ilişkin açıklamalara yer verilmiş bulunmaktadır. Aynı
Tebliğin 12 nci maddesinde ise, yatırımın “İşletmeye Geçiş Tarihi” belirlenmiş
olup tevsi yatırımlarda teşvik belgesinin tamamlama vizesinin yapıldığı tarih
işletmeye geçiş tarihi olarak belirlenmekle birlikte, Kurumlar Vergisi
Kanununun 32/A maddesinin uygulamasında yatırımın kısmen veya tamamen işletilmesine
başlanılması indirimli kurumlar vergisi uygulamasından yararlanabilmek için
yeterli görülmektedir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, Kurumlar Vergisi Kanununun 32/A maddesinde yer
alan indirimli kurumlar vergisinden Hazine Müsteşarlığı tarafından teşvik
belgesine bağlanan yatırımlardan elde edilen kazançlar, yatırımın kısmen veya
tamamen işletilmesine başlanılan hesap döneminden itibaren
yararlanabileceğinden, şirketinizin planladığı tevsi yatırım kapsamında kısmen
işletilmeye başlanılan ünitelerden elde edilen kazançlar nedeniyle, yatırıma
katkı tutarına ulaşılıncaya kadar indirimli kurumlar vergisi uygulamasından
yararlanılabilmeniz mümkün bulunmaktadır.
Ancak, anılan Kararın “Yatırımın süresi ve tamamlama vizesi” başlıklı 17 nci
maddesinin dördüncü fıkrasında belirtildiği üzere, yatırımların öngörülen süre
içinde tamamlanamaması veya 4 üncü maddede belirtilen asgarî yatırım
tutarlarına uyulmaması hâlinde, teşvik belgelerinin iptal edilerek veya kısmî
olarak müeyyide uygulanarak, sağlanmış olan destek unsurlarının ilgili mevzuat
çerçevesinde yatırımcılardan geri alınacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Vergi
Dairesi Başkanı a.
Grup
Müdürü
Sarf
malzemeleri ve yedek parçalar ile hizmet üretiminde doğrudan ve zorunlu olarak
kullanılanlar dışındaki masa, sandalye, koltuk, dolap, mefruşat gibi
demirbaşlar makine ve teçhizat niteliğinde olmadığından istisna kapsamına
girmez.
Taşıt
araçları da makine ve teçhizat kapsamına girmez. Bu nedenle otomobil, panel,
arazi taşıtı, otobüs (Belediyeler ve İl Özel İdareleri ile bunların bağlı
kuruluşları ve hisselerinin tamamına sahip oldukları şirketlerce şehir içi
yolcu taşımacılığında kullanılmak üzere iktisap edilecek olanlar hariç),
minibüs, kamyonet, kamyon, treyler ve çekici (Euro normlarına uygun yeşil
motoru haiz olan çekiciler hariç) gibi taşıt araçları istisnadan faydalanamaz.
Ancak;
yüklü ağırlığı 45 tonu geçen offroadtruck tipi kamyonlar ile karayoluna çıkması
mümkün olmayan kaya tipi damperli kamyonlar, madencilikte kullanılan damperli
kamyonlar, mikserli kamyonlar (beton pompası, silobas vb. monteli olanlar
dahil), frigorifik kamyonlar, semi veya frigorifik treylerler, forkliftler, iş
makineleri, vinçler, tarım makineleri ve benzerlerinin teslimi ve ithali istisna
kapsamındadır.
Hastane
yatırımlarına ilişkin teşvik belgelerinde yer alan ambulanslar, hastane
yatırımları bakımından makine ve teçhizat niteliğinde olduklarından, bunların
tesliminde de istisna uygulanır.
Ayrıca,
yalnızca havaalanlarında yolcuları terminalden uçağa ve uçaktan terminale
taşımak için kullanılan ve trafiğe çıkmayan apron otobüsü teslimleri de
yukarıda belirtilen şartları taşımaları ve apron dışında taşımacılık işi
yapmamaları kaydıyla, bu istisna kapsamında değerlendirilir.
İstisna
uygulaması makine ve teçhizat niteliğindeki malların teslimine yönelik
olduğundan, hizmet ifaları bu uygulamadan yararlanamaz. Ayrıca makine-teçhizat
niteliğinde olmayan lisans, yazılım, bilgisayar programı ve benzeri ürünler de
teşvik belgesi eki listede yer verilmiş olsalar dahi istisna kapsamında
değerlendirilmez. Ancak, teşvik belgesinde bulunan bir makine-teçhizatın
içeriğinde yer alan yazılımla birlikte satışı istisnanın uygulanmasına engel
değildir.
Teşvik
belgesi eki listelerde yer alan ve teşvik belgesi sahibi mükellefe bir bütün
halinde teslimine teknik olarak imkân olmadığı için yatırım mahallinde
kurulumu, montajı gerçekleştirilen makine-teçhizat istisna kapsamındadır. Bu
uygulamada, bizzat teslimi yapan mükellef tarafından yatırım mahallindeki
kurulum ve montaj işleri, teslimden ayrı olarak fiyatlandırılmadığı sürece
hizmet olarak değerlendirilip istisna dışında tutulmaz, istisna kurulum ve
montaj dâhil toplam bedele uygulanır.
Ancak,
teşvik belgeli yatırım mallarına teslimden ayrı olarak verilen tadil, bakım,
onarım gibi hizmetler ile başka mükelleflerden alınan (teslimi yapan mükellef
tarafından alt yüklenicilerden alınan ve bedeli yatırım teşvik belgesi sahibi
mükellefe ayrıca yansıtılanlar dahil) kurulum, montaj ve benzeri hizmetler
istisna kapsamında değerlendirilmez.
(KDV UYGULAMA
TEBLİĞİ)
Bir
malın istisnadan yararlanabilmesi için, öncelikle yatırım teşvik belgesi eki
listede yer alması ve makine-teçhizat niteliğinde olması, bu makine-teçhizatın
kullanıldığı faaliyetlerin tamamen veya kısmen indirim hakkı tanınan
işlemlerden oluşması gerekmektedir.
(KDV UYGULAMA
TEBLİĞİ)
KAZANCIN AYRI BİR
ŞEKİLDE TESPİT EDİLEMEDİĞİ TEVSİ YATIRIMLARDA TOPLAM SABİT KIYMET TUTARI
Yapılan
tevsi yatırımdan elde edilen kazancın diğer faaliyetlerden elde edilen
kazançlardan ayrı bir şekilde izlenemediği yatırımlarda, indirimli vergi oranı
uygulanacak olan matrahın belirlenmesi açısından “dönem sonunda kurumun aktifine kayıtlı bulunan toplam sabit kıymet
tutarı” önemli bir unsurdur. İdare tarafından verilen özelgeler kapsamında
VUK’un amortismana ilişkin yukarıda değinilen hükümleri, çıkarılan genel
tebliğler ve ilgili diğer mevzuat ışığında sabit kıymetten kastın amortismana
tabi olan maddi duran varlıklar ile maddi olmayan duran varlıklar toplamı
olduğu düşünülmektedir.
(Fuat
USTA Vergi Dünyası/Nisan 2014)
HEM YATIRIM AŞAMASI
HEM DE FAALİYET AŞAMASI İÇİN AYNI DÖNEMDE İNDİRİMLİ VERGİ UYGULAMASINDAN
YARARLANILABİLİR Mİ?
6322 sayılı Kanunla KVK’nın 32/A maddesinde
yapılan değişiklikle yatırım aşamasında da indirimli vergi oranı uygulanmasına
imkan tanınmıştır. Yatırım döneminde bu dönem için öngörülen katkı tutarının
tamamından yararlanılmadan, yatırım kısmen faaliyet geçerse, faaliyete geçilen
dönemde hem faaliyet dönemi için hem de yatırımın devam eden kısmı için
birlikte indirimli vergi uygulaması mümkün bulunmaktadır.
(M.
Emin AKYOL Vergi Dünyası/Nisan 2014)
GELİR
İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL
VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef
Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Tarih: 11395140-105[262-2012/VUK-1-
. . .]-3073
Bu
hüküm ve açıklamalara göre yapılacak yatırımla ilgili olarak şirket
personelinin yapmış olduğu otel, geçici konaklama, yol seyahat harcamaları ile
personel eğitim giderleri, hukuk danışmanlığı, çeviri, sözleşmeler için ödenen
damga vergisi harcamalarının kuruluş ve örgütlenme gideri olarak Kurumlar
Vergisi Kanununun 8 inci maddesine göre,
Personele
yapılan ücret ödemelerinin ise ayrıma gidilmeksizin Gelir Vergisi Kanununun 40
ıncı maddesinin (1) numaralı bendine göre kurum kazancının tespitinde indirim
konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.
Öte
yandan, indirimli kurumlar vergisi uygulamasında, “vergi indirimi” satırına yer
verilmiş olan teşvik belgeleriniz kapsamında yapılan harcamaların yatırıma
katkı tutarının hesabında dikkate alınacağı tabiidir.
Bu
itibarla, ilk tesis ve taazzuv giderlerinin aktifleştirilmesi ihtiyari olup,
kuruluş ve örgütlenme giderlerin aktifleştirilmesi tercih edildiği takdirde,
aktifleştirme tarihinden sonraki ilk değerleme gününden başlayarak beş yıl
içinde eşit yüzdeler halinde itfası mümkün bulunmaktadır.
Öte
yandan, personele yapılan ücret ödemeleri kuruluş ve örgütlenme giderleri
içinde yer almadığından doğrudan gider yazılması mümkün bulunmaktadır.
(Vergi Sorunları Dergisi Nisan 2014)
YATIRIM KONUSU MAKİNE
VE TEÇHİZATIN FİNANSAL KİRALAMA YÖNTEMİYLE TEMİNİ
Teşvik belgesine
bağlanmış yatırımlarda belge kapsamında bulunan makine ve teçhizatın finansal
kiralama yöntemiyle temini mümkün olup, bu halde de yatırımlara sağlanan destek
unsurlarından yararlanılmaktadır. Gümrük vergisi muafiyeti ve KDV istisnasından
finansal kiralama şirketi yararlanırken, diğer destek unsurlarından yatırımcı
yararlanmaktadır. Yatırımcının yararlanacağı destek unsurları yapılan yatırımın
mahiyetine göre değişebilmektedir.
(Mehmet Emin AKYOL- Eski Baş Hesap Uzmanı-
Vergi Dünyası Şubat 2014)
İndirimli
Kurumlar Vergisi Açısından Tevsi Yatırımlarının, Kazançlarının Ayrıştırılması
Tevsi yatırımlara uygulanan indirimli kurumlar vergisi
yerine ikame edilen yatırım indirimi kadar, yatırımcıya vergisel fayda
sağlamamaktadır. Ancak, yeni yatırımlara olan katkısı ve vergi avantajı daha
fazladır. Bununda sebebi tevsi yatırımlarda indirimli kurumlar vergisi
hesaplanırken yeniden değerlemeye tabi tutulan sabit kıymetlerin afaki bir
fiyat farkının meydana gelmesinden dolayıdır.
Mahmut Nedim AKKURT (E-Yaklaşım / Ocak 2014)
İNDİRİMLİ KURUMLAR
VERGİSİNDE YATIRIM ÇEŞİTLERİ İTİBARİYLE KAZANÇ AYRIŞTIRMASINA İLİŞKİN SORUNLAR
Yapılmış
olan sabit yatırımların zaman değerinin korunması adına, VUK hükümleri uyarınca
enflasyon değerlemesi yapılması yerine, yıllık enflasyon oranlarının nazara
alınmasında ve amortismana tabi sabit kıymet tutarının net defter değeri ile
değerlenmesinde, dolayısıyla özelge bazında belirlenen görüşün bu yönde gözden
geçirilmesinde fayda vardır.
Öte yandan, modernizasyon ve entegrasyon
yatırımlarının kazanç ayrıştırmasında mevzuattaki boşluğun kıyas yerine, Kanun
maddesine mezkur yatırım çeşitlerinin de eklenmesi suretiyle giderilmesi
yararlı olacaktır.
NACİYE TAŞKESEN Vergi Müfettiş Yardımcısı (Vergi
Dünyası Ocak 2014)
Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamındaki
Makine ve Teçhizatlara İlişkin İşçilik ve Montaj Giderlerinin KDV İstisnası
Karşısındaki Durumu
Teşvik belgesinde yer alan makine ve
teçhizatların tesliminden sonra yapılan imal ve montaj işleri de dahil imal ve
montaj montaj bedelini içeren toplam bedel KDV'den istisnadır. Ancak, imal ve
montaj işleri için ayrıca fatura düzenlenmesi halinde sadece makine ve teçhizat
için istisna uygulanması gerekmektedir.
Uğur UĞURLU (Vergi
Müfettişi) Yaklaşım Kasım 2013
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KAYSERİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Tarih: 21/08/2013 Sayı: 50426076-125[32/A-2013/20-214]-89
Konu: İndirimli kurumlar
vergisi uygulamasından yararlanabilmek için yeminli mali müşavir raporu ibraz
mecburiyeti bulunmamaktadır.
(Vergi Dünyası Kasım 2013)
YATIRIMDAN ELDE
EDİLEN KAZANCIN VERGİDEN İSTİSNA OLMASI VEYA KISMEN VERGİLENDİRİLMESİ HALİNDE
İNDİRİMLİ VERGİ UYGULAMASI
Yatırımdan elde
edilen kazanç tamamen vergiden istisna ise indirimli vergi oranı
uygulanmayacak, yatırımdan elde edilen kazanç belli bir süre ile istisna ise
indirimli vergi oranı uygulaması istisna süresi dolduktan sonra başlayacaktır.
Yatırımdan
elde edilen kazancın özel indirimler nedeniyle kısmen vergilendirildiği
hallerde ise, indirimli oranın yatırımdan elde edilen kazanç esas alınarak
hesaplanacak mali kara uygulanacağı belirtilmiştir.
(M.
Emin AKYOL (Eski Baş Hesap Uzmanı) Vergi Dünyası Kasım 2013