15 Mart 2016 Salı

AR-GE

AR-GE HARCAMALARININ GİDERLEŞTİRİLMESİ Mİ YOKSA AMORTİSMAN
YOLUYLA İTFA EDİLMESİ Mİ GEREKİR ?
Kurumların Ar-Ge harcamaları sonucunda fikri mülkiyet hukuku çerçevesinde bir gayri maddi hak (imtiyaz, ticari marka, patent, lisans, faydalı model) elde etme beklentisi varsa gerçekleşen harcamanın aktifleştirilmesi ve dönemsellik ilkesine uygun olarak amortisman yoluyla itfası, eğer gayri maddi bir hak oluşması beklentisi yoksa doğrudan gider yazılması mümkün olup, 5520 sayılı KVK, 1 seri numaralı KVK GT, 5746 sayılı Kanun bu sistematiğe göre düzenlenmiştir.
Yapılan Ar-Ge projelerinde herhangi bir şekilde bir gayri maddi hak oluşması zorunluluğu yoktur. Kaldı ki böyle bir bilgiye ulaşılmış olduğu varsayılsa dahi söz konusu bilgi birikiminin ticari marka, patent veya lisans ile tescil altına alınmadığı ve bu suretle üçüncü kişilere karşı korunmadığı sürece gayri maddi hak olarak değerlendirilmesi doğru değildir. Şirketlerin bu şekilde sahip olduğu gizli bilgileri veya üretim yönteminin ancak üçüncü bir kişiye know-how sözleşmesi ile kullandırılması halinde gayri maddi haktan söz edilebilir.
Şirket tarafından geliştirilen ve ilgili kurul değerlendirmelerinden geçen Ar-Ge projelerine ilişkin olarak yapılan harcamalar sonucunda herhangi bir gayri maddi hak beklentisi oluşmadığı için aktifleştirilmesi gerekmeyen harcamaların araştırma ve geliştirme gideri olarak dikkate alınması gerekir. VUK'a göre amortismana tabi tutulması gereken maddi duran varlık ve benzeri harcamalar ise amortisman yoluyla itfa edilmelidir.
(Şaban KÜÇÜK MDERGI Mart 2015)

5746  SAYILI KANUN KAPSAMINDA YARARLANILACAK AR-GE İNDİRİMİNDE TÜBİTAK HİBELERİNDE TAHSİL VE TAHAKKUK ESASI
TÜBİTAK tarafından yapılan ödemeler genellikle “Proje Harcamaları Değerlendirme ve Tasdik Raporlarının” TÜBİTAK’a gönderilmesinden sonra yapılmaktadır. Değerlendirme sonucunda, projelere ilişkin ödemeler projenin yapıldığı hesap döneminde olabildiği gibi bir sonraki hesap dönemine de sarkabilmektedir. Ar-Ge indirimi tutarının hesaplanması açısından, ilgili hesap dönemi içinde tahsil edilen hibelerle ilgili sorun oluşmamaktadır. Ancak henüz tahsil edilmemiş ve tahakkuk etmiş hibelerle, tahsil edilmesine rağmen ilgili hesap döneminden sonra elde edilmiş hibeler için ne yapılacağı hususu sorun olarak ortaya çıkmaktadır.
Sonuç itibariyle, mükelleflerin Ar-Ge indirimi olarak dikkate alabileceği tutar hibe şeklinde verilen destek tutarlarının dışında kalan tutarlar olmalıdır. Her ne kadar ödemeler bir sonraki yıla sarkmış olsa da yapılan hibe şeklindeki desteklerin Ar-Ge harcamaları tutarından düşülmesi gerekir. Netice itibariyle alınan hibe şeklindeki destekler dikkate alınarak buradaki tutar Ar-Ge harcamalarından düşülür ve Ar-Ge indirimine esas tutar belirlenir.
(Haluk ÖZTÜRK VSD Eylül 2014)


TÜBİTAK’TAN ALINAN SANAYİ AR-GE DESTEKLERİNİN VERGİ UYGULAMALARI YÖNÜNDEN MUHASEBELEŞTİRİLMESİNE BAKIŞ

Ülkemizde Ar-Ge faaliyetlerini destekleyen devlet kuruluşlarından biri olan TÜBİTAK, ülkemiz sanayi kesiminin Ar-Ge’ye daha fazla kaynak ayırmasını özendirmek, sanayi kuruluşlarının kendi arasında ve üniversitelerle daha yakın işbirlikleri ve ortaklıklar sağlamasını teşvik etmek amacıyla; kurumların proje esaslı Ar-Ge ve yenilik projelerini “1501- TÜBİTAK Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı” aracılığı ile %60’a varan oranda hibe şeklinde destekleyebilmektedir.
TÜBİTAK tarafından sanayi kuruluşlarına yönelik sağlanan 1501- TÜBİTAK Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı hakkında kısa bilgilendirmeler yapılmış ve akabinde hibe şeklinde TÜBİTAK’tan destek alan kurumlar vergisi mükelleflerinin bu destekleri muhasebeleştirme işlemleri sırasında dikkate alacakları esas ve usuller 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu ile 5746 Sayılı Ar-Ge Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde karşılaştırmalı olarak ortaya konmaya çalışılmıştır.
(Abdullah KİRAZ E.Gelirler Baş kontrolörü, Vergi Başmüfettişi- Vergi Sorunları Dergisi Aralık 2013)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder