15 Mart 2016 Salı

EŞANTİYON PROMOSYON HEDİYE KARTI

Yılbaşı Eşantiyonlarının Gider Kaydı ve KDV’sinde Son Durum
Yukarıda yapılan açıklamalardan da fark edileceği üzere mükelleflerin yılbaşlarında dağıttıkları eşantiyon mallar GVK ve KVK yönünden ayni pazarlama gideri niteliğinde olduğundan, eşantiyon olarak bedelsiz dağıtılan ürünlerin satın alma ya da maliyet (imal) bedelinin işin ehemmiyet ve genişliği ile mütenasip olması şartıyla GVK ve KVK yönünden Pazarlama, Satış ve Dağıtım Gideri olarak dikkate alınması ve hasılattan indirilmesi mümkün bulunmaktadır. Ayrıca, eşantiyon mallar, ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması, ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi halinde KDV’ye tabi olmayacaktır. Dağıtan işletme bakımından ayni pazarlama gideri olarak kabul edilen eşantiyon mallara ilişkin olarak yüklenilen KDV’lerin ise genel esaslar çerçevesinde indirim konusu yapılması gerekmektedir.
(Yılmaz SEZER Yaklaşım / Ocak 2015)

HEDİYE EDİLEN MALIN KDV’Sİ İNDİRİM KONUSU YAPILABİLİR Mİ?
- İşletmelerin belli miktarda mal alan veya kupon toplayan her müşterisine değil de çekiliş, kura veya benzeri şekillerde belirlenen bazı müşterilerine teslim ettiği mallar için KDV beyan edilmesi, yüklenilen verginin de indirim konusu yapılması,
- Hediye çeki satın alarak müşterilerine veren firmaların, hediye çeki bedelini KDV dahil olarak gider yazması, bu işlemin ödemelerde düzenlenen belge ile belgelendirilmesi, çek karşılığı mal tesliminde bulunan firmanın da fatura veya benzeri vesikayı malı teslim alan kişi veya kuruluş adına düzenlemesi,
- Müşterilere teslim edilen mal için hediye çeki bedelini ödeyen firma adına fatura düzenlenmesi halinde, çek bedelini ödeyen firmanın malı teslim alan müşteri adına ayrıca fatura veya benzeri vesika düzenleyerek KDV hesaplaması, böylece çek için düzenlenen faturadaki KDV’yi indirim konusu yapması,
gerektiğini düşünüyoruz.
(KEMAL OKTAR Vergi Dünyası Kasım 2014)

BELLİ BİR CİROYU AŞAN MÜŞTERİLERE VERİLECEK HEDİYELERDE KDV VE BELGE DÜZENİ
Maliye Bakanlığı Özelgesi
Tarih: 24.07.2014
Sayı: 11395140-105[229-2012/VUK-1- ...]-1948         
KDVK Md. 1/1
VUK Md. 229, 230
Firmanın pazar payını artırma amacıyla yapılacak kampanya çerçevesinde müşterilere/bayilere beyaz eşya, tatil ve ticari araç gibi ürünlerin bedelsiz tesliminde KDV hesaplanmasına gerek bulunmadığı, bu şekilde verilen ticari araç gibi tescile tabi hediyeler için teslim tarihinden itibaren yedi gün içinde müşteri adına fatura düzenlenmesi zorunlu olup, diğer hediyeler için fatura düzenlenmesine gerek bulunmadığı, hediye ürünlerin taşınması sırasında sevk irsaliyesi düzenlemesi gerektiği hk.
(Yaklaşım / Kasım 2014)

Hediye Çeklerinin Gider Yazılması ve KDV’sinde Son Durum
Yukarıda yapılan açıklamalardan da fark edileceği üzere, hediye çeki satışı nedeniyle alınan bedellerin avans olarak muhasebeleştirilmesi, bu aşamada fatura veya benzeri belge verilmemesi ve katma değer vergisi hesaplanmaması gerekir. Bu işleme ait fatura veya benzeri belgenin hediye çeki ile alışveriş yapıldığında alışverişi yapan adına değil, hediye çekini satın alıp dağıtan şirket adına düzenlenmesi gerekmektedir. Hediye çekini satın alıp dağıtan şirketlerin, bu kapsamda ödedikleri bedelleri pazarlama, satış ve dağıtım gideri olarak giderin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleştiği dönemde hesaplarına gider olarak intikal ettirmeleri mümkün bulunmaktadır.
 (Yılmaz SEZER Yaklaşım / Ağustos 2014)

10. Promosyon Ürünleri, Numune ve Eşantiyonlar
10.1. Promosyon Ürünleri
Ticari hayatta, ticareti yapılan mallara olan talebin artırılması amacıyla, bir takım pazarlama teknikleri geliştirilmekte, satışı yapılan malın yanında başka bir malın ayrıca bir bedel alınmaksızın verilmesi de sıkça karşılaşılan bir pazarlama tekniği olarak ortaya çıkmaktadır. Bir malın tasarruf hakkının malik veya adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devri olarak tanımlanan teslim hükümleri çerçevesinde ticari bir işletmenin yaptığı bedelsiz teslimler de KDV’ye konu olmaktadır.
Ancak, firmaların iktisadi faaliyetini genişletme, emsal işletmelerle rekabet edebilme, üretim veya satışını yaptıkları mallara olan talebi koruma veya artırma amacıyla bir malın yanında başka bir mal verilmesi şeklinde gerçekleşen işlemlerde, promosyon ürünü açısından bir bedelsiz teslim söz konusu olmaz.Zira, firmanın genişleyen faaliyetiyle bağlantılı olarak işletmede yaratılan katma değer artar.
Nitekim piyasadan satın alınan veya ithal edilen malların promosyon ürünü olarak müşterilere verilmesi, mükellefler açısından pazarlama gideri niteliğini taşıdığından,bu malların alış bedelleri gider olarak kaydedilebilir.
Dolayısıyla, firmanın yarattığı katma değer içerisinde vergilenen promosyon mallarının müşterilere verilmesi sırasında KDV hesaplanmasına gerek bulunmayıp, bu ürünler için yüklenilen KDV ise indirim konusu yapılabilir.
Bu durum, KDV sistemindeki farklı oran uygulaması nedeniyle bazı sorunlara neden olmakta ve düşük oranda vergiye tabi bir malın yanında yüksek oranda vergiye tabi bir malın promosyon ürünü olarak verildiği hallerde, promosyon olarak verilen malların ticaretini yapan firmalar açısından haksız rekabet sorunu ortaya çıkmaktadır.
3065 sayılı Kanunun (29/4) üncü maddesi ile vergi indirimi uygulamasında doğabilecek aksaklıkları, vergi mükerrerliğine ve vergi muafiyetine meydan vermeyecek şekilde, bu Kanunun ana ilkelerine uygun olarak giderme ve indirimle ilgili usul ve esasları düzenleme konusunda Bakanlığımıza yetki verilmiştir.
Bu yetki çerçevesinde, promosyon ürünü olarak verilen malın (aynı işletmede imal veya inşa edilenler dahil) tabi olduğu KDV oranının;
- Satışı yapılan mala ait KDV oranına eşit veya daha düşük oranda olması halinde promosyon ürünü için yüklenilen KDV’nin tamamının indirim konusu yapılması,
- Satışı yapılan malın tabi olduğu KDV oranından yüksek olması halinde ise promosyon ürünü için yüklenilen KDV’den, satışı yapılan malın tabi olduğu orana isabet eden kısmın indirim konusu yapılması, kalan kısmın gelir veya kurumlar vergisi açısından gider veya maliyet olarak dikkate alınması,
uygun görülmüştür.
Her iki durumda da promosyon ürünü olarak satın alınan, ithal edilen ya da aynı işletmede imal veya inşa edilen malların; ne kadarının aynı dönemde ayrıca bir bedel tahsil edilmeksizin verileceği, ne kadarının stoklarda kalacağı bilinemediğinden bu mallara ilişkin olarak yüklenilen vergi, öncelikle "indirilecek KDV" hesabına alınır.
Birinci durumda, promosyon mallarının alımı, imal veya inşası ile her hangi bir bedel alınmaksızın müşterilere verilmesi işleminin aynı dönemde veya farklı dönemlerde gerçekleşmesi, bu mallarla ilgili olarak yüklenilip indirim konusu yapılacak KDV açısından bir önem taşımaz.
Promosyon ürününün tabi olduğu KDV oranının, satışı yapılan malın tabi olduğu orandan yüksek olduğu hallerde ise;
- Promosyon olarak verilen malların alımı, imal veya inşası ile ayrıca bir bedel tahsil edilmeksizin müşterilere verilmesi işleminin aynı dönemde gerçekleşmesi halinde, bu mallarla ilgiliolarak yüklenilen ve öncelikle "indirilecek KDV" hesabına alınmış olan KDV’den, satışı yapılan malın tabi olduğu orana isabet eden kısım dışındaki tutar, "indirilecek KDV" hesabından çıkarılarak gider hesaplarına intikal ettirilir.
- Promosyon ürününün satın alındığı ya da işletmede imal veya inşa edildiği dönemde değil de daha sonraki dönemlerde müşterilere verilmesi halinde ise bu ürünlerle ilgili olarak malların satın alındığı, imal veya inşa edildiği dönem beyannamesinde "indirilecek KDV" olarak beyan edilen tutardan, satışı yapılan malın tabi olduğu orana isabet eden kısmın düşülmesinden sonra kalan tutar, ürünlerin ayrıca bir bedel alınmaksızın teslim edildiği dönem beyannamesinin “İlave Edilecek KDV” satırına dahil edilerek beyan edilir ve aynı miktar gider veya maliyet hesaplarına alınır.
Promosyon ürünü için yüklenilen vergiden indirim konusu yapılacak kısım;
Promosyon ürünü için yüklenilen vergitutarı
X
Satışı yapılan malın tabi olduğu oran
Promosyon ürününün tabi olduğu oran
formülü ile hesaplanır, artan kısım gider veya maliyet olarak dikkate alınır.
Öte yandan, promosyon ürünü olarak verilen malların alışı sırasında yapılan diğer giderlere ilişkin yüklenilen KDV genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılır.
Örnek 1:(A) gazetecilik firması, periyodik dönemler halinde veya her gün gazetenin yanında ek olarak bir dergi vermektedir. Gazetenin satışını artırmak amacıyla ve ayrıca bir bedel alınmaksızın verilen bu dergi, işletmede yaratılan katma değerin bir unsuru niteliğinde olduğundan tesliminde ayrıca KDV hesaplanmaz. Gazete ve derginin teslimi aynı oranda KDV’ye tabi olduğundan, dergi için yüklenilen verginin tamamı indirim konusu yapılır.
Örnek 2:Bir deterjan firması, imal ederek satışını yaptığı ürünlere olan talebi artırmak amacıyla 4 kg deterjan alan müşterisine, ayrıca bir bedel almaksızın 1 kg daha deterjan vermek suretiyle bir kampanya düzenlemiştir. Deterjanların toplam bedeli 20 TL’dir. Bu işlemde satışı yapılan mal 4 kg değil 5 kg deterjandır. Dolayısıyla, satışı yapılan malın teslim bedeli olan 20 TL üzerinden KDV hesaplanması, yüklenilen KDV’nin tamamının indirim konusu yapılması gerekir.
Örnek 3:(A) gazetecilik işletmesi, okurlarına 30 kupon karşılığında kitap vereceğini taahhüt etmiş ve Eylül/2013 döneminde (B) firmasından 80.000 adet kitap satın almıştır. Bu alış işlemi sırasında 800.000TLmal bedeli ve 64.000TLKDVödemiştir.
Gazete işletmesinin okurlarına vereceği kitapların bedelleri gelir ve kurumlar vergisi açısından pazarlama gideri olarak kabul edilir ve ayrıca bir bedel alınmaması koşuluyla, bu ürünlerin tesliminde KDV hesaplanmaz.
Bu işlemde satışı yapılan mal gazete olup teslimi (% 1), promosyon ürünü olarak verilen kitap ise (% 8) oranında KDV’ye tabidir. Gazete işletmesi, promosyon mallarının alımı için yüklendiği KDV’nin tamamını öncelikle "indirilecek KDV" hesabına alır. Promosyon mallarının tümünün aynı dönemde müşterilere verilmesi halinde, işletmenin kitaplar için yüklendiği KDV’den, sadece ana malın tabi olduğu orana (% 1) isabet eden kısmı indirim hesaplarında kalır, artan kısım gider hesaplarına alınır. Yukarıdaki formül çerçevesinde indirim konusu yapılacak KDV;
64.000 TL x (1 : 8) = 8.000 TL olarak hesaplanır.
(64.000 – 8.000 =) 56.000 TL ise gider olarak dikkate alınabilir.
10.2. Eşantiyon veya Numune Mallar Verilmesi
Firmaların belirli zamanlarda, özellikle dini bayramlarda ve yılbaşlarında kendi tanıtımlarını yapmak amacıyla herhangi bir bedel almaksızın kalem, anahtarlık, ajanda, takvim ve benzeri eşya dağıtmaları geleneksel hale gelmiştir. Ticari hayatta eşantiyon olarak adlandırılan bu ürünler, her ne kadar işletmede tüketilmemekte ise de ayni pazarlama gideri niteliğinde olduğundan, bu ürünlerin müşterilere ayrıca bir bedel alınmaksızın teslimi KDV hesaplanmasını gerektirmez.
Diğer taraftan, firmalar halen satışını yaptıkları veya piyasaya yeni çıkardıkları bir ürünün tanıtımını sağlamak amacıyla numune mallar üretmekte ve bu malları da ayrıca bir bedel tahsil etmeksizin vermektedir. Ana malın bütün özelliklerini taşımakla birlikte, satışa konu edilemeyecek bir miktarla sınırlı olan ve üzerinde “Numunedir, parayla satılmaz, vb.” ibareleri taşıyan bu mallar da  işletmede tüketilmemekle birlikte ayni pazarlama gideri özelliğini taşıdığından, bu malların bedel alınmaksızın teslimi de eşantiyonlarda olduğu gibi KDV hesaplanmasını gerektirmez.
Bu açıklamalar çerçevesinde gerek numune, gerekse eşantiyon adı altında teslim edilen malların;
- Ticari teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması,
- Ayrıca bir satışa konu olmayacak şekilde verilmesi,
hallerinde KDV hesaplanmaz.
Bu şartlara ilaveten, numune malların, firmanın unvanı ve para ile satılmayacağını belirten bir şerhi taşıması gerekir.
İşletmenin iktisadi faaliyetini yaygınlaştırmaya ve tanıtmaya yönelik olarak verilen bu mallar için yüklenilen vergiler, genel hükümler çerçevesinde indirim konusu yapılır.
Örnek 1:Şampuan imalatı ile uğraşan (A) firması, satışını yaptığı şampuanları bir kere kullanmaya mahsus miktarlarda poşetleyerek, tüketicilerin posta kutularına koymak suretiyle dağıtmıştır.
Ayrı bir satışa konu olmayacak şekilde tüketiciye yönelik ve reklâm mahiyetinde verilen, ayrıca ambalajında numune olduğu belirtilen bu şampuanlar için KDV hesaplanmaz, bu ürünlere ilişkin yüklenilen KDV ise indirim konusu yapılır.
Örnek 2:Bir ilaç firması, piyasaya yeni çıkaracağı bir ilacın tanıtımını sağlamak amacıyla doktorlara, üzerinde "Numunedir. Satılamaz." ibaresi bulunan ilaçları numune olarak vermektedir. İlaç firması bu ilaçlar için KDV hesaplamaz, yüklendiğiKDV ise indirim konusu yapılır.
Esasen ticari hayatta yerini bulan promosyonlar ile işletme açısından ayni pazarlama gideri niteliğinde olan eşantiyon ve numunelerin; bedel tahsil edilmeksizin müşterilere verilmesi işlemi KDV’ye tabi olmamakla birlikte, bu ürünleri bedelsiz olarak alan kişi ve kuruluşların, söz konusu malları gerçek usulde KDV mükellefi olarak ticari bir işleme konu etmeleri halinde, bu teslim işlemiKDV’ye tabi olup malın ait olduğu oran üzerinden vergi hesaplanması gerekir.
(KDV UYGULAMA TEBLİĞİ)
Banka tarafından Çıkartılan ve Firmaların Personeline Dağıttığı Hediye Kartları ile Yapılan Harcamalarının Giderleştirilmesi ve Belge Düzeni hk.
BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
 Sayı : 64597866-mükerrer 257-166 01/11/2013
Ödeme aracı olarak kullanılan "hediye kartları" nın banka tarafından firmalara ya da firmalar tarafından müşterilerine verilmesi herhangi bir mal teslimi veya hizmet ifası karşılığını oluşturmadığından KDV'ye tabi tutulmayacaktır.
Kendisinden alışveriş yapan müşterilere "hediye kartı" veren firmanın bu satışlara ilişkin bedel üzerinden KDV hesaplaması gerekmektedir. Bu satışa ilişkin faturada yer alan mal ya da hizmet bedelinden hediye kartı tutarının düşülmesi mümkün değildir. Müşterilerin KDV mükellefi olması halinde bu belgelerde gösterilen KDV müşteriler tarafından indirim konusu yapılabilecektir.
Müşterilerin hediye kartlarını kullanmak suretiyle yapmış oldukları harcamalar genel esaslar çerçevesinde KDV'ye tabidir. Hesaplanan bu KDV kartı veren firma tarafından indirim konusu yapılamayacak, KDV mükellefi olması halinde müşteriler tarafından indirim konusu yapılabilecektir.
Müşterilerin hediye kartları ile yapacağı harcamalara ait tutarın Banka tarafından kartı veren firmalardan tahsili KDV'ye tabi değildir.
(Vergi Dünyası Nisan 2014)

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Tarih: 64597866-mükerrer 257-16601/11/2013

Konu: Hediye Kartları Harcamalarının Giderleştirilmesi hakkında.
Ödeme aracı olarak kullanılan “hediye kartları” nın banka tarafından firmalara ya da firmalar tarafından müşterilerine verilmesi herhangi bir mal teslimi veya hizmet ifası karşılığını oluşturmadığından KDV’ye tabi tutulmayacaktır.
Kendisinden alışveriş yapan müşterilere “hediye kartı” veren firmanın bu satışlara ilişkin bedel üzerinden KDV hesaplaması gerekmektedir. Bu satışa ilişkin faturada yer alan mal ya da hizmet bedelinden hediye kartı tutarının düşülmesi mümkün değildir. Müşterilerin KDV mükellefi olması halinde bu belgelerde gösterilen KDV müşteriler tarafından indirim konusu yapılabilecektir.
Müşterilerin hediye kartlarını kullanmak suretiyle yapmış oldukları harcamalar genel esaslar çerçevesinde KDV’ye tabidir. Hesaplanan bu KDV kartı veren firma tarafından indirim konusu yapılamayacak, KDV mükellefi olması halinde müşteriler tarafından indirim konusu yapılabilecektir.
 Müşterilerin hediye kartları ile yapacağı harcamalara ait tutarın Banka tarafından kartı veren firmalardan tahsili KDV’ye tabi değildir.
(Vergi Sorunları Dergisi Şubat 2014)

Çekilişle Müşterilere Hediye Verilmesi Şeklinde Gerçekleştirilen Promosyon Kampanyalarının Gider Kaydı ve KDV Karşısındaki Durumu
Yukarıda yapılan açıklamalardan da fark edileceği üzere, alışveriş yapan müşteriler arasında çekilişle kazananlara hediye verilmesi şeklinde gerçekleşen promosyon kampanyaları 50 Seri No.lu KDV Tebliği kapsamına girmekte olup, bedelsiz olarak verilen hediyelerin alış bedelleri reklam, pazarlama, satış ve dağıtım gideri olarak safi kazancın tespitinde indirilecek gider olarak dikkate alınabilecektir. Ayrıca, hediyelerin müşterilere verilmesi sırasında KDV hesaplanmayacak, bunlar nedeniyle yüklenilen KDV’ler ise 50 Seri No.lu KDV Genel Tebliği’nde belirtildiği şekilde indirim konusu yapılacaktır. Ayrıca, farklı KDV oranlarına tabi malların satıldığı promosyon kampanyalarında çekilişle verilen hediyelerin alımında ödenen KDV’nin, 50 Seri No.lu Tebliğ’deki indirim sınırlaması dikkate alınmaksızın tamamen indirim konusu yapılması gerektiği görüşündeyiz
Yılmaz SEZER (Yaklaşım Aralık 2013)
Satışı yapılan ürünlere yönelik talebin arttırılması amacıyla yapılan kampanyalarda tüketicilere verilen mal ve hizmetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin indirimi  hk.
Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı Özelgesi
Sayı :B.07.1.GİB.04.99.16.01/2-Muk.304         
03.07.2008*20135

İlgide kayıtlı dilekçenizde, Başkanlığımız ........... vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz belirtilerek, satış ve pazarlaması yapılan ürünlere (meşrubat) olan talebin arttırılması amacıyla düzenlenen kampanyalarda verilen mal ve hizmetlere ilişkin yüklenilen katma değer vergisinin indirimi hakkında  Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
Bilindiği üzere; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun; 1'inci maddesinin 1'inci fıkrasında; Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olduğu; 2'nci maddesinde teslimin bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlere devredilmesi olduğu; 3'üncü maddesinde ise, vergiye tabi malların her ne suretle olursa olsun vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesinin teslim sayılan haller kapsamında olduğu hükme bağlanmıştır.
Promosyon Fransızca kökenli bir kelime olup, özendirme anlamındadır. Bir malın satışını teşvik etmek amacıyla çeşitli özendirme yöntemleri kullanılabilir. Bu durum esas satışa konu olan malın yanında bir adet ürünün daha verilmesi, dışarıdan alınan bir ürünün bedelsiz verilmesi, satışa konu malın içine gizlenen bir ürünün verilmesi, kupon toplanması karşılığında bir ürün verilmesi veya bir hizmetin taahhüt edilmesi şekillerinde gerçekleşebilir. Çeşitli kampanyalarla satışların özendirilmesi amacıyla nihai tüketicilere yapılan mal teslimi ve hizmet ifaları yoluyla satışı yapılan mallara olan talebin korunması veya arttırılması hedefleri bir anlamda promosyon mahiyetinde işlemlerdir. Promosyon mallar için geçerli olan anlayış, promosyon hizmetler için de geçerlidir.
Promosyon ürünleri, numune ve eşantiyonların katma değer vergisi karşısındaki durumu hakkında gerekli açıklamalar 50 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde yapılmıştır. Söz konusu tebliğin A/1 bölümünde, satılan ürünle birlikte verilen promosyon ürünü için ayrıca katma değer vergisi hesaplanmayacağı ve bununla ilgili yüklenilen katma değer vergisinin ise prensip olarak indirim konusu yapılacağı, promosyon ürünü olarak verilen malın (aynı işletmede imal veya inşa edilenler dahil) tabi olduğu katma değer vergisi oranının, satışı yapılan mala ait katma değer vergisi oranına eşit veya daha düşük oranda olması halinde promosyon ürünü için yüklenilen katma değer vergisinin tamamının indirim konusu yapılması, satışı yapılan malın tabi olduğu katma değer vergisi oranından yüksek olması halinde ise promosyon ürünü için yüklenilen katma değer vergisinden, satışı yapılan malın tabi olduğu orana isabet eden kısmın indirim konusu yapılması, kalan kısmın gelir veya kurumlar vergisi açısından gider veya maliyet olarak dikkate alınması gerektiği yönünde açıklamalar yapılmıştır.
Buna göre, söz konusu kampanyalara konu mal teslimi ve hizmet ifaları ile ilgili yüklenilen katma değer vergisinden satışı yapılan ürünlerin tabi olduğu orana isabet eden kısım indirim konusu yapılacak, kalan kısım ise gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder